İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar Doğu Avrupa ve Orta Asya için NDC 3.0 Bölgesel Forumu'nda konuştu

“Küresel iklim hedeflerine ulaşmak için daha etkili NDC'ler uygulama konusunda acil bir ihtiyaç duyuyoruz."

İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar Doğu Avrupa ve Orta Asya için NDC 3.0 Bölgesel Forumu'nda konuştu
İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar Doğu Avrupa ve Orta Asya için NDC 3.0 Bölgesel Forumu'nda konuştu
İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar Doğu Avrupa ve Orta Asya için NDC 3.0 Bölgesel Forumu'nda konuştu

05 Eylül 2024

3-5 Eylül 2024 tarihleri arasında ülkemizin ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen olan Doğu Avrupa ve Orta Asya için NDC 3.0 Bölgesel Forumu başladı. Türkiye’nin ev sahipliğinde yapılan etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar, “Küresel iklim hedeflerine ulaşmak için daha etkili NDC'ler uygulama konusunda acil bir ihtiyaç duyuyoruz. Bu kapsamda Türkiye, Paris Anlaşması doğrultusunda ortaya konan ortak küresel hedeflere bağlı kalmayı sürdürecektir.” dedi. 

Türkiye’nin ev sahipliğinde; Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve NDC Partnership tarafından Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) sekreteryası iş birliği içerisinde düzenlenen etkinlik, 20’yi aşkın ülkeden Ulusal Katkı Beyanı (NDC) çalışmalarında yer alan iklim değişikliği uzmanlarını bir araya getirdi. NDC 3.0 Regional Forum for Eastern Europe and Central Asia etkinliğinin açılış konuşmasını yapan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı; İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar, “Küresel iklim hedeflerine ulaşmak için daha etkili NDC'ler uygulama konusunda acil bir ihtiyaç duyuyoruz. Bu kapsamda Türkiye, Paris Anlaşması doğrultusunda ortaya konan ortak küresel hedeflere bağlı kalmayı sürdürecektir.” dedi.

BİRÇOK ÜLKEDEN KATILAN UZMANLAR, ÜLKELERİN SERA GAZI AZALTIM HEDEFLERİNİ DEĞERLENDİRECEK

İstanbul’da düzenlenen ve üç gün sürecek forumda; Paris Anlaşması kapsamında taraf ülkelerin 2025 yılında sunmaları beklenen NDC’lerin daha iddialı ve uygulanabilir geliştirilmesinin yolları tartışılacak. Forumda katılımcılar, geçtiğimiz yıl Dubai’de düzenlenen 28. Taraflar Konferansı’nda kabul edilen ilk Küresel Durum Değerlendirmesinde ortaya konulan ve ülkelerin açıkladıkları sera gazı azaltım taahhütlerinin küresel ısınma hedefine ulaşmadaki yetersizliğini değerlendirecek. Ayrıca farklı ülkelerden katılan uzmanlar, 2025 yılında başlayacak ikinci NDC döngüsüne yönelik olası zorlukları, fırsatları ve en iyi uygulamaları belirlemek üzere tartışmalar yürütecek. NDC’ler ile ulusal politikalar arasında entegrasyonun sağlanması, NDC’lerin yatırım programlarının oluşturulması ve finansman modellerinin geliştirilmesine yönelik fikir alışverişlerinin de gerçekleştirilmesi beklenen Doğu Avrupa ve Orta Asya için NDC 3.0 Bölgesel Forumu 5 Eylül Perşembe günü sona erecek.

“KÜRESEL İKLİM HEDEFLERİNE ULAŞMAK İÇİN DAHA ETKİLİ NDC'LER UYGULAMA KONUSUNDA ACİL BİR İHTİYAÇ DUYUYORUZ”

Forumun açılış konuşmasını gerçekleştiren İklim Değişikliği Başkanı Prof. Dr. Halil Hasar konuşmasında; “Küresel iklim hedeflerine ulaşmak için daha etkili NDC'ler uygulama konusunda acil bir ihtiyaç duyuyoruz. Bu kapsamda Türkiye, Paris Anlaşması doğrultusunda ortaya konan ortak küresel hedeflere bağlı kalmayı sürdürecektir.” dedi. 

Türkiye’nin 2053 yılı için net sıfır emisyon hedefi belirlediğini belirten Prof. Dr. Hasar, Türkiye’nin yürüttüğü çalışmalara ilişkin, “İlk güncellenmiş NDC ile 2030 yılına kadar referans senaryoya kıyasla ulusal emisyonlarımızda A azalma hedefliyoruz. Bunun ardından, NDC'nin uygulama araçları olarak 2024-2030 yıllarını kapsayan İklim Değişikliği Azaltma ve Uyum Stratejileri ve Eylem Planları'nı geliştirdik ve uygulamaya koyduk. Bu planlar, farklı ekonomik sektörler ve eylem alanları genelinde azaltma ve uyum için kapsamlı politikalar ve somut eylemler ortaya koyuyor.” ifadelerini kullandı. 

Türkiye’nin özellikle enerji alanında ciddi yol katettiğini vurgulayan Prof. Dr. Hasar, “Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjiye yönelik önemli yatırımlar planlanmış olup, ülkemizin 2035 yılına kadar 60 GW yenilenebilir enerji ekleme hedefi vardır.” dedi. 

Prof. Dr. Hasar, “Türkiye, 29. Taraflar Konferansı öncesinde açıklanacak olan Uzun Dönem İklim Stratejisi'ni de geliştirmekte ve gelecekteki kırılganlıkları ve riskleri değerlendirmek için 2100 yılına yönelik 3 km çözünürlükte öncü bir iklim projeksiyonu yapmaktadır.” ifadelerini kullandı. 

“NE YAZIK Kİ, GELİŞMİŞ ÜLKELER ŞU ANDA GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERDEN DAHA FAZLA İKLİM FONU KULLANMAKTADIR”

Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleştirilecek ve iklim finansmanına odaklanacak 29. Taraflar Konferansı’na ilişkin konuşan Prof. Dr. Hasar, “İklim değişikliği ciddi bir tehdittir ve bununla mücadele etmek önemli finansal kaynaklar gerektirir. İklim değişikliğinden en çok etkilenen gelişmekte olan ülkelerin özel desteğe ihtiyacı vardır. Yeşil ekonomiye geçiş karmaşık bir görevdir ve herkesin katılımını gerektirir. İnovasyon ve iş birliği yoluyla yakalanacak yeni fırsatlar vardır. Uluslararası finans kuruluşları, iklim fonlarını harekete geçirmek ve hükümetlerin etkili iklim politikaları oluşturmasına yardımcı olmak için çok önemlidir. Ne yazık ki, gelişmiş ülkeler şu anda gelişmekte olan ülkelerden daha fazla iklim fonu kullanmaktadır. Bunun değişmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı. 

Türkiye’nin iklim finansmanı konusundaki çalışmalarına değinen Prof. Dr. Hasar, “Sürdürülebilir Bankacılık Stratejik Planı ve yeşil tahvil ihraç etmek için bir çerçeve başlattık. Hükümetimiz sürdürülebilir yatırımlara rehberlik etmek için ulusal bir yeşil taksonomi geliştiriyor. İlk Yeşil Tahvil ihracımız başarılı oldu ve 2,5 milyar dolar topladı.” dedi. 

Son olarak “Birlikte çalışarak, eylemlere öncelik vererek ve fon sağlayarak herkes için daha sürdürülebilir bir gelecek inşa edebiliriz.” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Hasar, NDC 3.0 Bölgesel Forumu’na ülke olarak ev sahipliği yapmaktan ve bilgi birikimimizi Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkeleriyle paylaşmaktan mutluluk duyduklarını vurguladı.

Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır